Meslek Hastalıkları İş Kazaları Araştırma ve Önleme Vakfı’nın, (MESKA Vakfı) Halk Sağlığı Anabilim Dalımız işbirliği ile üçüncüsünü düzenlediği “İş Sağlığı ve Güvenliği” Sempozyumu Fakültemizin ev sahipliğinde 23-25 Ekim günlerinde Kemal Atay Amfisinde farklı sektörlerden 195 kişinin katılımı ile gerçekleştirildi. 

Ülkemizin çalışma yaşamındaki yapılanmalar, sorunlar ve bunlarla ilgili çözüm önerilerinin ortaya konduğu sempozyumda 9 oturumda yapılan panellerin yanı sıra toplantıda 14 sözlü sunum 7 poster bildiri de sunuldu. 

Sempozyum Ulu Önderimiz Atatürk için saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nı takiben Fakültemiz Türk Halk Müziği Korosu’nun verdiği muhteşem konser ile devam etti. Açılış konuşmasını Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof .Dr. Bedia Ayhan Özyıldırım yaptı. Açılış konuşmaları MESKA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halim İşsever, Adli Tıp Kurumu Başkanı Doç. Dr. Haluk İnce, ILO Türkiye Direktörü Gülay Aslantepe ve Dekanımız Prof. Dr. Mehmet Bilgin Saydam ile devam etti.

Dekanımız açılış konuşmasında “İş Sağlığının bir bilim dalı olarak, çalışma hayatının en temel konularından birisi olduğunu açıklarken, ülkemizde iş sağlığı ile ilgili sorunlara değindi. İş Sağlığı Bilim Dalımızın, Fakültemiz Halk Sağlığı Anabilim Dalı içinde kurularak ülkemizdeki ilk örneklerinden birisi olduğunu ve bilim dalımızın kurulduğu günden günümüze kadar sanayi ile fakültemiz arasında bir köprü görevini üstlendiğini, bunun yanı sıra İş Sağlığı Bilim Dalı' nda, 18.07.2009 tarihinde yürürlüğe giren “Tıpta ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği”nin ilgili maddeleri gereğince yan dal uzmanlık eğitimi verebilmek için gerekli düzenlemelerin  yapıldığını, İ.Ü Sağlık Bilimleri Enstitüsüne bağlı “İş Sağlığı Yüksek Lisans” programı için gerekli hazırlıkların tamamlandığını, 2010 yılında Yüksek Lisans eğitim programına başlamanın hedeflendiğini ifade etti.

Sağlık çalışanlarında meslek hastalıkları ve iş kazaları ile ilgili bir veri tabanının olmadığını, küçük çaplı çalışmalardan bilgi sahibi olunduğunu, hasta yakınları tarafından yapılan sözlü ve fiziksel saldırıların bunların yarattığı travmaların olayın bir başka boyutunu oluşturduğuna değindi. Sağlıklı ve güvenlikli çalışma koşullarının sağlanması, iş kazaları ve meslek hastalıklarının önlenmesi, ölümlerin ve sakatlanmaların en aza indirilmesinin sadece yasal düzenlemelerle mümkün olamayacağını, toplumun her kesiminde güvenlik bilincinin ve güvenlik kültürünün oluşturulmasının hayati bir önem taşıdığını belirterek konuşmasını tamamladı.”

Gerçekleştirilen panellerde ise, İş Sağlığı ve Güvenliğinde Sosyal Tarafların Rolü,  Çalışma Yaşamında Psikososyal Etkenler, Küreselleşme, Küresel Ekonomik Krizlerin İş Sağlığı Üzerine Etkisi, Sağlık Sektöründe İş Sağlığı ve Güvenliği, Sağlık Çalışanlarının Sağlığı, yerlerinde Sağlığı Geliştirme Programları, İş Sağlığı Hizmetlerinin, Sigorta Hizmetleri ve İş Sağlığı Mevzuatı İle Uyumunun Önemi, Kişisel Koruyucu Donanımlar ve Yaşanan Sorunlar, Meslek Hastalıkları ve Hukuksal Boyutu, Endüstriyel Ergonomi konusunda uzmanlar çok değerli bilgileri katılımcılar ile paylaştılar. Sempozyum 25 Ekim’de  sonuç bildirisinin okunması ve kapanış töreni ile tamamlandı.